Batı’dan BM’ye Baskı: "İran’ın Nükleer Yükümlülükleri İhlal Ettiği Resmen İlan Edilsin"

ABD, İngiltere, Fransa ve Almanya'nın da aralarında bulunduğu Batılı ülkeler, İran'ın nükleer silahların yayılmasını önleme yükümlülüklerini ihlal ettiğini iddia ederek, Birleşmiş Milletler’e bağlı Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Yönetim Kurulu'nu bu durumu resmen ilan etmeye çağırdı.
HABER MERKEZİ
ABD ve Avrupa'daki müttefikleri, İran'ın UAEA tarafından açıklanmayan yerlerde bulunan uranyum izlerini açıklamaması gibi endişeleri hızla ele alması gerektiğini vurgulayan kararlar öneriyor.
UAEA'nın 9 Haziran 2025'te başlayacak bir sonraki yönetim kurulu toplantısında, İran hakkındaki üç aylık raporlarını üye ülkelere sunması bekleniyor. Bu raporlar, İran'ın işbirliği de dahil olmak üzere çeşitli konuları detaylandıracağı için kritik öneme sahip.
Bu kritik adım, ABD’nin geçmişte bir dizi Ortadoğu ülkesini maruz bıraktığı gibi, İran’a da gelecekte yönelecek olası bir askeri müdahalenin kaldıracı olarak kullanılması ihtimalini de tartışmaya açtı.
Press TV’nin 30 Mayıs tarihli haberine göre, İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bagai, Avusturya'nın iç istihbarat teşkilatının İran'ın nükleer programına dair "asılsız ve temelsiz" bir rapor yayımladığını belirterek, Viyana'dan bu "sorumsuz" suçlamalara açıklık getirmesini talep etti.
İran Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Muhammed İslami ise, ABD ile yürütülen dolaylı nükleer müzakerelerde "bir miktar ilerleme" kaydedildiğini belirtirken, uranyum zenginleştirmenin sona erdirilmesi yönündeki talepleri "gerçeklikten uzak" olarak nitelendirdi. İslami, "Sıfır zenginleştirme söylemi, çoğunlukla Siyonist topluluk içindir" ifadelerini kullandı.
Dışişleri Bakan Yardımcısı Macid Taht Revançi de 21 Mayıs’t yaptığı açıklamada, uranyum zenginleştirmenin "vazgeçilemez bir ulusal kazanım" olduğunu belirterek, ABD'nin bu konuda ısrarcı olmasının müzakereleri çıkmaza sokacağını ifade etmişti.
İran, uluslararası hukuka göre teorik olarak uranyum zenginleştirme hakkına sahip. Ancak jeopolitik durum, Ortadoğu’daki dengeler ve ABD’nin dış politika yaklaşımı nedeniyle bu hakkın fiilen kısıtlanması “çifte standart” değerlendirmelerini de beraberinde getiriyor. Bu değerlendirmelerin en büyük kaynağı ise, Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması’na (NPT) taraf olmayan İsrail’in nükleer programının tamamen gizli ve uluslararası denetime kapalı olması ve buna rağmen batılı güçlerin İsrail’e aynı gerekçeyle baskı ve yaptırım uygulamaması olarak ortaya çıkıyor.
Kaynaklar: Press TV, Reuters, IRAM Center, Investing.com, Euronews